Yazık sana

Üstad Bekir Coşkun (Cumhuriyet), ‘Atatürk’e sığın başlıklı köşe yazısında içine mi doğdu nedir, Sayın Erdoğan’a bazı hatırlatmalarda bulunuyordu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise imam hatip liselerinin 100. kuruluş yıldönümü nedeniyle Burhan Felek Spor Salonu’nda düzenlenen etkinliğe katılmıştı.
Konu elbette son dönemdeki büyük yolsuzluk ve rüşvet skandalıydı.
Sayın Başbakan döndü dolaştı sözü çocuklarına getirdi, böyle bir olaya karışmışsa evlatlıktan reddedeceğini bile dile getirdi.
Sayın Başbakanın bu kadar büyük konuşmasına gerek yoktu,
Yapacağı tek şey, iddialar karşısında oğlu Bilal’in ifadeye göndermekti.
Böylelikle komplo, şantaj, büyük Türkiye’nin önüne geçmek isteyenlerin yüzü gözü kızaracaktı.
İçerideki yüzde elliye bir o kadar daha eklenecekti.
Ama olmadı; sayın Erdoğan sadece işin kolay tarafını seçti.
Burhan Felek’in tribünleri o kadar coşkuluydu ki, sayın Başbakan son günlerdeki sıkıntılı sürecin ağrılarından kurtulmaya çalıştı, yapılan tezahüratlarla moral buldu.
Ağzına her açtığında, ‘Heyyyyy, yaşaaaa, varollll’ sesleriyle desteklendi.
İmam Hatipli bu, sayın Başbakan kendi camiasına da elbette bir selam çakacaktı..
Fakat o da ne?
Tribünlerden birkaç kendini bilmez Atatürk’ün fotoğrafını asılı bulunan yerden çıkartarak çiğnedi.
Arınç’a söylesen provakasyondur,
Çelik Hüseyin’e söylesen kendini bilmez birkaç kişidir,
Başbakana sorsan komplo, şantaj, o günü baltalamak isteyen isimlerdir.
Sırasıyla,
Görevli, görevsiz, polis, bekçi, emniyet,
Poster çiğnenirken kımıldamadı.
Gezi’nin kahramanı polis kıpırdamadı..
Başbakan gördüğü ya da duyduğu halde ağzını açmadı.

EY İMAM HATİPLİ KADEŞİM
Şimdi buradan İH’li kardeşime ( o posteri çiğneyenlere) seslenmek istiyorum.
Keşke Habur’dan giriş yapıp bölücünün posterini açan teröristleri de böyle çiğneyebilseydin,
Keşke, dağda kucak kucfağa teröristlerle poz veren vekillerin resimlerine de böyle hamle de bulunabilseydin,
Keske Oslo’da devletin itibarını yere seren belgeyi ezebilseydin,
Keşke Cumhuriyetin ve senin de nimetlerinden yararlandığın bu rejime kalkan elleri kırabilseydin,
Keşke ATATÜRK’ü yeterince anlayabilseydin,
Okuduğun İmam Hatip’i ona borçlu olduğunu anlayabilseydin..
Keşke, o gün o postere o hareketi yapmasaydın,
Küçüldün, sana yakışmayanı yaptın.
Atatürk o kadar büyük ve o kadar yüce bir isimdi ki,
Çiğnediğin pankartı kaldırmak zorunda kaldın,
Bi şey daha var!
Sana söylediklerimi,
Yapamayan iradenin tam tersini o büyük isim yüzyıl önce yapmıştı.
Ve sen İmam Hatipliye yakışmayacak kadar bir büyük günahın içine girdin..
Yazık sana…

 

0 kişi beğendi

Yorum Yapın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir