Sessiz BOP

Hey gidi günler hey!
Öcalan’ı uçağın içinde gözü bantlı, yalvaran, neye uğradığını şaşırmış afallamış bir şekilde gördüğümüz günlerden,
Şimdi diyor ki, ‘Beni çıkarın, asarım, keserim’ günlerine geldik.
O da öğrendi işin raconunu.
Baktı ki kurban olduğum Allah ne istediyse bu iktidar döneminde verdikçe  alıyor,
Eh fazlasını istemek, özgürlük istemek suç mu? diyor kendi kendine.
Dün CHP Milletvekili Kamer Genç Tunceli Pülümür Vadisindeki PKK paçavralarının yanından hükümete seslendi:
‘Erdoğan herhalde egemenliği terör örgütüne bırakmış’ diye.
Halbuki  bu görüntünün birinci muhatabı aslan Genelkurmay Başkanımız (dindar ve iyi ki bu komutanlarla savaşa gireceğiz övgüsüne mazhar olmuş bi şekilde), eratla iftar açıyordu…
Ha bu arada bırakınız Şırnak’ta, Hakkari’de, Van’da çapulcuların özgürlük nidalarını,
Sizin bizim derdimiz Mısır olmalı Mısır…
Burnumuzun dibinde PKK paçavraları,
Esad’a bak kardeşim Esad’a.
Bırak o işlerle uğramayı diyesi geliyor insanın.
Tarih boyunca ben Türk Ulusunun terör örgütü karşısında bu kadar çaresiz kaldığını görmedim.
İktidarın işi gücü Taksim Gezi Parkı.
Eylemlere destek veren halk.
Polisin tavrı belli,
Her iftar sofrasında nutuk atan Başbakan.
Nereye doğru gidiyoruz biz?
Nereye doğru bu sonsuz kaçış..
Görüyorum ki büyük Ortadoğu projesinin sessiz devrimi artık yavaş yavaş Türk toprakları üzerinde örülmeye çalışılıyor,
Hem de tek bir kurşun sıkmadan..
Nedir o?
Bir yanımı sarmış olan
Yeni anayasa, özerklik,
Ana dilde eğitim, 
Bir dönem destursuz içeri giremeyen sözde Kürt temsilcilerinin şimdi ülkeme dönük pervasız açıklamaları,
Daha ne anlatayım ki..

 

0 kişi beğendi

Yorum Yapın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir