17 – 25 Aralığı

Yolsuzluk, rüşvet, imtiyaz..
Siyaset sahnesinde hiç eksik olmadı.
Nüfuz kullanıldı,
Ayrıcalık istendi.
Hepsi siyaset mekanizmasının ne yazık ki kolu oldu.
Ne ki, olmaması gerekirdi.
Zira herkes koltuğa gelinceye kadar halk adına namustan, dürüstlükten doğruluktan söz etti.
Hele tüyü bitmemiş yetimin hakkı… ifadeleri var ya;
Siyasetçilerin etrafını sarıyor bi türlü yaşama geçmedi…
Bizler bugün hiç kuşkusuz rüşveti de, yolsuzluğu, imtiyazı, kayırmayı da hep duyar olduk
Gerçekten zavallı halkı kim koruyor, kim savunuyor, kim dinliyor, şaşırıp kaldık
Hukuk devleti denilince hep bunun hesabı sorulu,r bunun gerekeni yapılır sandık.
Baktık  gördük ki, izler birbirine karışmış..
Netice de siyaset denilen sözcük çoktan çürüdü
Halk, siyasetçiye güvenmiyor.
Ben siyasetçinin halktan umudu olduğuna da inanmıyorum,
Sadece günü kurtarıyorlar o kadar
Halklar, dürüstlük, namus, doğruluk, 
Bunların hepsi bir sepetin içine atılmış.
Köşede bekliyor
Ne yapacağımız konusunda kimsenin bir fikride yok.
Çünkü balık baştan kokmuş.
Gerçekten biz ne istiyoruz?
Yolsuzluğu, hırsızlığı arsızlığı bunların hesabını sormak mı?
17 –  25 aralığına bakın imkansız olacağını göreceksiniz.

Neticede un elenmiş kalbur asılmış oldu.
Kusura bakmasınlar yapanında yanına kar.
Sonra siz kalkıp bıkmadan usanamadan siyasetçilerin martavalları dinleyeceksiniz.
Neden mi?
Bilmediğiniz ya da hiç aklınıza gelemeyen bir şey daha var,
‘Dillerinde, kesesinde, cebinde daha parlatılmamış o kadar çok sözcük var ki’

 

0 kişi beğendi

Yorum Yapın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir